Herkes Konuşur Herkes Duyar
Altın kural; önce onlar konuşsun!
İnsanların gözünde çekiciliğimizi korumak istiyorsak bu ilişkide onlara aradıkları şeyi vermeliyiz, yani problemlerini çözmeliyiz. Bunun içinde merkeze kendimizi değil, onları koymalıyız. Sorularla ne istediklerini anlamaya ve bunu yapmalarına yardımcı olmaya çalışmalıyız.
Problem çözme konusu hayatın her alanında karşımıza çıkıyor, iletişim konusunda da böyle. Örneğin dört arkadaş sohbet ediyoruz diyelim, biz dün akşam yaptığımız yemekten gururla bahsettiğimizde diğer üç kişinin derdi bu değilse bu konu onların ilgisini hiç çekmeyecektir. Çünkü biz onlar için şu dakikada bir probleme çözüm getirmedik. Bu problemi birlikte yaşadıkları kişi ya da yardımcıları onlar adına çözmüş durumda.
Bizim yapmamız gereken şey ise doğrudan yaptıklarımızdan bahsetmek yerine, onlara ‘’gününüz nasıl geçti? ‘’bugün sizi en çok şaşırtan/ düşündüren/ etkileyen şey ne oldu? ‘’akşamları isteyip de yapamadığınız neler var? Gibi sorular olmalı. Ancak böylelikle dikkatlerini çekebilir, tanınma ve onaylanma ihtiyaçlarını karşılayabilir ve konuyu buradan ileterek derinleştirebiliriz. Aksi halde kimse bizi dinlemeye değer bulmaz. Çünkü onları dinlemeye değer bulmadığımızı baştan sazı ele alarak, yani kendi gündemimize onları da ortak etmeye kalkarak zaten göstermiş olduk.
Her diyalogda altın kuralı hep hatırlayalım; önce onlar konuşsun! Çünkü insanları konuşarak değil, konuşturarak kendimize çekebiliriz.
Bu atölye çalışmasında problem çözmeye teşvik edilir, herkesin engellenmeksizin konuşmasına çok büyük önem verilir.
Program süresi 1 gün